Evimizin vazgeçilmez klasiklerinden biri olan Mesajınız var ( You've Got Mail) Nora Ephron'u barındıırıyor yönetmen koltuğunda. Başrolleri ise Meg Ryan ve Tom Hanks paylaşmakta.
Annesinden yadigar "Köşedeki Dükkan"da kitap satışlarına devam eden Kathleen Kelly ve Zengin Fox'ların oğlu Fox & Sons Bookstore'un sahibi Joe Fox arasında hiç umulmadık şekilde başlayan ve beklemedikleri anda kesişen yollarının hikayesi yer alıyor filmde. Bir internet uygulaması üzerinden isimsiz,fotoğrafsız ve ayrıntısız şekilde bir arkadaşlık kuran kahramanlarımız gerçek hayatlarında sık sık yolları kesişen birileri aslında. Sanal alemin birbirlerini anlayan, hatta tamamlayan, ayrı oldukları konularında bile birbirlerini dinleyen NY152 ve ShopGirl'ü olan Joe ve Kathleen gerçek dünyanın iki zıt noktasında kendine yer bulmuş kişilikleridir. Biri yaptığı işe tutkuyla bağlıdır diğer ise işinin getirisini yani parayı 1.planda tutan ve yapacakları hareketleri buna göre yapan bir ailenin üyesidir. Kathleen'in yanında gerçekten bulunanların görüyoruz ki paraya olan merakları yaşam kaygısından gelmekteyken; Joe'da durum daha bir tam tersi durmakta. Mr. Darcy ve Elizabeth Bennet'ın New York versiyonu gibi geliyorlar bana. Tabi bence bu tamamiyle benim bu şekilde görmek istememden ama neden öyle olmasınlar. Bir düşünelim bir yanda gururlu - ama çok az tabi- bir zengin beyefendi diğer yanda iş dünyasında ona bir engel olan bu beye beslediği önyargılara sahip bir genç kadın. Ancak bakıldığı zaman ikisinin içinde birbirini tamamlayan duygular var.
Filmin müzikleri ise kesinlikle beğenerek dinlediğim eserlerden. Her dinlediğimde kendimi Kethleen gibi hissetmeme engel olamıyorum hatta. Aralarından birini seçmem ise mümkün olmadığından bir öneride bulunamıyorum.
Filmi ilk izlediğim duygularını hatırlayamadığım için filmi yeniden izledim. Ve bir çok sahneyi unuttuğumu fark ettim bu vasıta ile de. Annem bir Meg Ryan hayranı. Tom Hanks & Meg Ryan uyumunu da bayılarak izlediğini defalarca Sevginin Bağladıkları(Sleepless in Seattle) ve Mesajınız Var izleme sayılarımıza bakarak söyleyebilirim sanırım. Hoş ben de bu uyumu izlemekten rahatsız değilim. Zamanında defalarca işlemiş olmak tabi bazen baygınlık geçirtebiliyor. Ancak "Kendi Evime Çıktığımda Alacağım DVDler Listem"in Top Gun ve Bodyguard ile birlikte ilk 3'ünde yer alıyor. -Her filmin dvdsini almak bana saçma geldiği için bu liste benim için önemli olan filmlerin adını barındırıyor.-
Bazı şeylerin bilinç altına işlediğini filmi tekrar izlediğim zaman fark ettim bu arada da. Hayallediğim bazı şeyler, isteklerim, Gurur ve Önyargı okuduktan sonra bunu kitabı beğenmemiş bile olsa biriyle konuşabilmek istemem... Bir çok şeyin temelinde bu film bulunuyormuş meğerse. Filmden bana da bir "mesaj" varmış meğersem.
Kesinlikle romantik bir komedi olan film olması gerektiği gibi : Komik ve romantik. Filmi izlemeyi düşünürseniz diye söylüyorum bunu dikkate alın. Çünkü filmin altındaki yorumlarda filmden memnun kalmayanlar vardı çok olay falan olmadığı için. Yani aşkın mevzu bahis olduğu bir filmde ne olayı bekliyorlardı bilmiyorum ben söyleyeyim aşktan başka olay yok diye. Eğer tabi bahislerinde olan olaydan kasıt "süper kızların/oğlanların" yer aldığı aşk filmlerindekilerse bir şeyler beklemeleri elbet normal.
Zengin-fakir arasındaki klişe aşk haricinde filmde olup da günlük hayatımızda sık karşılaşmadığımız bir olay yok bence. Normal aşk filmlerinin de en sevdiğim yanı bu. Size gerçek hayatta karşınıza çıkacak hoşlanabileceğiniz insanların illaki süper zengin, süper yakışıklı/ güzel ya da süper zengin olmadığını hatırlatıyorlar. Filmi son jeneriği de bitip sahne karardığında aklınızda kalan aşk, mutlu sahneler oluyor.
Fotoğraflar google görsellerden alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder