#Spoiler ~You

Her bölüm başında söylediği gibi "Netflix orijinal yapımı" olan bir dizi olan You şu an için 10 bölümlük tek sezondan oluşmakta. Ve son bölümün son sahnesine kadar 2. sezonunun olmaması konusunda kendi kendimi ikna ettiğim bir dizi.


Kısaca diziyi anlatmak gerekirse; dizi New York' da bir kitap dükkanı işleten Joe'nin bir gün bu dükkana gelen Beck ile olan kısa hikayesini anlatmakta. Esas kız dükkandan içeri girer esas oğlanımız kızı görür birbirlerinden etkilenirler ve artık gerisi bu ilgilerini getirisine kalmıştır. Esas oğlanımız Joe, günümüzdeki her insanın yaptığı gibi, yeni tanıştığı ve etkilendiği bu kızı "stalk"layarak tanımaya çalışır. Zamanla edindiği insanları giyiminden, kuşamından, sözlerinden ve tabi ki sosyal medyayı kullanış şeklinde tanıma yeteneğini de kullanarak Beck hakkında analizlerde bulunur. Ve o andan itibaren Beck onun sadece dükkana gelen hoşlandığı kız değil takıntısıdır. Başrolleri Gossip Girl dizisinin fakir ama gururlu  Dan'i Penn Badgley ile Elizabeth Lai paylaşıyor. Yapımcılar ise Greg Berlanti ve Sera Gamble.

Diziyi izlemeye başladığımda final haftamdaydım ve kendime saygımdan diziyi ilk günden bitirmek yerine tek bölüm izleyip ders çalışmaya geri dönmüştüm. Beni dizi içine çekti çünkü basit bir stalk sevdası gibi geldi. Aslında hiçbir şeyin o kadar basit olmadığını her izlediğim bölümde daha iyi anladım. Birini merak etmeniz, sosyal medya hesaplarını kurcalamanız, kim olduğunu araştırmanız gibi şeyler stalk dediğimiz iş günümüz anlamında. Ama Joe dilimize " stalk" olarak yapışan bu kelimenin tam olarak sözlük anlamı, bu kelimenin vücut bulmuş hali: Tam bir takipçi sapık.

Eskiden övünerek söylediğim bir şey vardı ki bu da iyi stalk yapmam. Ama bunu sadece arkadaşlarımın hoşlandığı insanları bulmasına yardım etmek için yapıyorum. Adı nedir, nerede okur gibi bilgileri buluyordum sadece. Ama bu diziden sonra dönüp kendi hesabımı bile kurcalayasım kalmadı. Sürekli sosyal medyada gezen tozan ve bundan nedense bir türlü kopamayan biri olarak ben bile artık sosyal medya getirilerine karşı bir durup düşündüm. İzlediğim onca Black Mirror bölümü ya da mutlaka her yıl çıkan bilgisayarına sızıp seni kameradan izleyen sapıkların anlatıldığı filmler bile bende bu kadar etki yapmamıştı. Çünkü bu  bana göre hayattan, daha gerçekçiydi. Çünkü olay sadece birini takip etmek ona bir şeyler yapmak yaptırmak olayı değildi. Olay sevginin etrafında dönüyordu. Evet tuhaf ama ortada gerçekten sevgi var. Sevginin bir çok farklı türü var. Birbirini romantik anlamda sevme işiyle kısıtlı kalarak anlaşılması çok kötü. Malefiz filminde genç prens de Aurora için sevgi besliyor olabilirdi ama Malefiz'in beslediği sevgiyi geçemiyordu. Bu da bir sevgi türüydü. Film bu hisleri uyandırma amaçlıydı herkeste. Bu dizi de bana aynı etkiyi bıraktı. Hatta bu etkinin üzerine biraz daha kattı diyebilirim. Karşı tarafa duyduğunuz sevgi, bu ister arkadaşlık ister aile bireyi isterse sevgili yönünden bir sevgi olsun, fark etmeden size sevdiğiniz kişiyi koruma içgüdüsü kazandırıyor. Ve bu kişi için her şeyi yaptırabiliyor size. Ancak seven kişi ve bu kişinin sevgisinin yetiştiği ortam asıl nokta. Eğer kötü bir çevrede yetiştiyse siz ve sevginiz yapamayacağınız kötü şeylerin bir sınırı yok ancak iyi bir yetişme imkanınız olmuşsa yapamayacağınız iyi şeylerin bir sınırı olmuyor.

Koca 10 bölüm içinde gerçekten üzüldüğüm tek kişi Paco. Elinde iyi bir şekilde yetişmesi için iyi bir ortam yok. Tek sığınağı kitaplar ve ona kitap okuma imkanı sağlayan kapı komşusu Joe. Her şeyin iyi olmasını istiyor ama içinde bulunduğu durum bunu elinden almaya itiyor. İkinci sezon olursa Paco da bu sezonda olmalı bence. Çünkü hikayenin onun için de nasıl devam edeceğini merak ediyorum. Okuduğu onca kitap onun daha iyi biri olmasına yardımı olacak mı? Ve onca okunmuş kitaba rağmen bir insan nasıl Joe gibi olabilir hala anlayamıyorum. İyileşmek için tüm ilaçlar elinin altındayken, bunları zorla ve aşırı dozla almış olmak insanı öldürebiliyor sanırım.

IMDb puanı 8/10. Başarılı bir çalışma olduğu için dürüstçe hak etmediğini söyleyemem. Dizi 16 yaş izlenme sınırına sahip.Umarım izler ve hikayenin gidişinden olmasa bile en azından kişide uyandırdığı düşüncelerden memnun kalırsınız. İzledikten sonraki fikirlerinizi paylaşmayı unutmayın. İyi seyirler. :)