Uzun zamandır baya bir boşladım blogu. Yazacak konularım aynı şekilde yazılmayı bekliyor hala. Bir de sağ olsun tırtılım tarafından mimlenmiştim. Dedim bari onu yazim o aradan çıksın. Ama o da pek öyle yazim aradan çıksın cinsi mimlerden değilmiş. Öncelikle mimden bilgi vereyim. Belirlenmiş 8 kelime var bu 8 kelimeden bir hikaye çıkaracaksınız ortaya. Tamamlanmamış ficler kraliçesi ben oturup hikaye yazacağım şimdi de. :D Artık ortaya çıkabilecek saçmalık için hepinizden şimdiden özür dilerim. :D
Kelimeler : 1-Pipo 2-Cahil 3-Taş Plak 4-PSY 5-Yelpaze 6-Sakızlı muhallebi 7-Yastık kılıfı 8-Ehliyet
Otobüsten inen genç kız gittikçe hızlanan yağmurdan kaçanlara kısa bir göz atıp evinin aksi istikamette yürümeye başladı. Her yağmurlu günde yaptığı gibi.. Otobüsten indikten sonra sola doğru yönelirse evlerine giden yola giriyordu. Geliri düşük olan insanların derme çatma evlerinin olduğu yola. Aksi istikametinde ise zengin insanların evleri vardı. Yağmur yağdığı zaman evine gitmek istemiyordu. Tek başına yaşadığı çatısı akan bir evde olmayı kim isterdi ki yağmurda sırılsıklam kendiyle baş başa olmak varken? Bu alışkanlığı 3 yıl önce kazanmıştı. Bir gün yastık kılıfı almak için arkadaşının iş yerine gidiyordu. O sırada burayı,bu zengin dünyasını keşfetmişti. O günden beri evinde oturup akan çatıya bakarak kendine acımak yerine bu güzel yağmur damlalarının zevkine varamayan zengin ailelere acırdı. Gösteriş budalası bu insanların yola bakan pencerelerinde asla perde olmazdı. Herkesin mutlaka onların ne kadar zengin olduklarını görmelerini isterlerdi. Zenginlerdi evet ama bir o kadar da cahil ve itici. Ağır adımlarla ilerleyen kız nihayet zenginler sokağına varmıştı. İlk evde kendinden büyük yelpaze ile oyun oynayan bir kız çocuğu vardı. Yelpezayi kullanmasını biliyormuş gibi açıp kapatıyor,sallayıp duruyordu. Bir sonraki evde bir parti vardı. Evin giriş kapısına astıkları kocaman "Ehliyet Partisi" pankartı neden zengin insanlardan bu kadar nefret ettiğini hatırlattı genç kıza. O ehliyet kurslarına yazılabilmek için aylarca dişinden tırnağından arttırdığı parayı kullanmıştı. Ama bu insanlar için bırakın kurs parasını karşılamayı,bunu abartıp uğruna parti vermek bile güç değildi. Artık cılkını çıkardıkları PSY 'ın Gangnam Style şarkısı çalmaya başlamıştı genç kız üçüncü eve vardığında. Üçüncü evde piposunu yakan yaşlı bir adam odanın içinden dolanıp duruyor ve bir şeyler mırıldanıyordu. Ve sonunda dördüncü evin önüne gelmişti genç kız. Bu sokakta önünden geçerken içerisini kıskandığı tek evdi. Diğer evlere kıyasla daha büyük ve daha güzeldi. Diğerlerinin aksine penceresinde perde vardı. Ancak genelde bu saatten sonra perdeleri açılırdı. Yoldan görülen oda bir kütüphane olarak kullanılıyordu. Pencerenin yakınına konmuş bir koltuk ve hemen onun yanında bir Masa olurdu. Bu masada asla eksik olmayan 4 şey vardı: Taş plak,kitap,sakızlı muhallebi ve evin sahibi yaşlı Mehmet amca. Genç kız her bu kapıdan geçişinde bir gün böyle bir eve sahip olacağına söz veriyordu. Bir gün onunda dünyalar kadar parası olacaktı. İstediğinde istediği her şeye sahip olabilecekti. Ama her zaman alçak gönüllülükle yaşamını sürdürecekti.
Burdan mimi Paule,Çöyrekime ve Taly kapılına postalıyorum. :D
Bu mim bizde 2 kat uzun olacak biz 2 kişiyiz shfduaw hikayen de çok *thumbs up* sjdfywe
YanıtlaSilbir paragrafı biriniz diğerini biriniz yazsın dfjsf ya da ayrı ayrı olması dah amantıklı evet jfgfjg tenk yuğ *.*
Sil